Hypatia'nın Araştırmacı Ruhu

Araştırmacı bir insanın yazıları

14 Kasım 2011 Pazartesi

Kitaplardan İnciler (Son Ada)

"İnsanın başına neler geleceğini bile bile kendini feda etmesi, kadere teslim olmak gibi bir şeydi herhalde.Bir kere Platon'da bilgeler üstüne bir cümle okumuştum.Galiba bir bilgenin , halkı yağmur gelecek diye uyardığını ama kendisini dinlemedikleri zaman o ahmaklarla birlikte ıslanmak zorunda olmadığını , evine girip rahatça oturabileceğini yazıyordu."


"Ne garip! Mücadele martılarla başlamıştı ama sanki giderek kişiselleşiyor ve biz insanlar arasındaki bir kavgaya dönüşüyordu.Ne kadar acı olursa olsun şunu itiraf etmeliyim ki,bu kavga adaya bir canlılık getirmişti.Mücadele heyecanı belki de karmaşık ruhumuzun çoktandır aradığı bir şeydi.

İnsanlar arasında bunlar olup biterken martılar ne alemdeydi, ne yapıyor,yaralarını nasıl sarıyordu,bilemiyorduk.Çünkü hem onları gözlemeye vaktimiz olmamıştı hem de zaten vakur ve ifadesiz duruşlarından bir şey anlamak mümkün değildi.

Bu olaylar olmadan önce de zaman zaman düşünür , kendimi bir martı yerine koyarak adayı onların gözüyle seyretmek isterdim.Acaba gökyüzünden baktıkları zaman, aşağıda yürüyen konuşan,yemek yiyen insanları nasıl görüyorlardı?Bizim hakkımızda fikirleri neydi?

Biz insanlar evren hakkında düşünürüz,yargılara varırız ama evrenin bizim hakkımızda ne düşündüğünü hiç merak etmeyiz."


"Biz insanlar, sınırlarımızı bilmeden kendi aklımızı beğeniyoruz, öğrenmiyoruz,akıllanmıyoruz.Her şeyi anladığımız zaman da genellikle iş işten geçmiş oluyor."

"Tavşan korktuğu için kaçmaz , kaçtığı için korkar!"

"Sizin anlamadığınız esas sorun şu:Bu adamların korktuğu tek şey soru.Soru sorulmasından ödleri kopuyor.Sorgulayanlar ise buna mecbur olduklarını hissederek, kendilerini yok etme pahasına direnişlerini sürdürüyorlar.İsa gibi, Spartaküs gibi , tarihteki birçok örnek gibi.Onun için bu işi tek tek insanların iyiliğine kötülüğüne bağlamayın."

"Eskiden beri insanları hayvanlara benzetme huyum vardır.Bence her insan bir hayvana benzer.Kiminin yüzü bir kuşu andırır, kiminin ki bir koyunu;bazı insanlar ata benzer , suratları aynen at gibi uzundur; bazıları kurt yüzüne sahiptir.İnsanların benzedikleri hayvanların karakterini aldıklarını düşünürüm.Ne bileyim, belki de öyle geliyordur içlerinden, öyle hissediyorlardır.Bir koyuna , niye böyle uysal davranıyorsun ya da bir kurda , niye böyle yırtıcısın diye sorulur mu!"

"Son günlerde adamızı çevreleyen deniz bile gözüme korkutucu görünmeye başlamıştı.Eskiden kıyıya oturup zevkle seyrettiğim gelgitler,yedi dalgadan birinin büyük olduğunu sayma oyunları şimdi içimi ürpertiyor; denizin salınışında da bir zalimlik , bir tehdit seziyordum.İçimdeki kaygı dozu arttıkça , ben de denizin pırıltılı yüzeyini değil, karanlık derinliklerini düşünmeye başlamıştım.Aynı denizde, aynı çevre koşullarında yaşayan köpek balıklarının kötü , yunusların iyi olmalarını neyle açıklayabilirdik? Aslında köpekbalığı neye göre kötü , yunus neye göre iyiydi? Belkide iyilik kötülük diye bir şey yoktu."

"Hz.İsa'yı dağa doğru koşarken görenler 'Ey İsa, aslandan mı kaçıyorsun?' diye sormuşlar. 'Hayır' demiş. 'Kaplandan mı kaçıyorsun?' diye sormuşlar.O yine 'Hayır' demiş ve eklemiş, 'ben peygamberim,aslandan kaplandan korkmam.' 'Peki o zaman neden kaçıyorsun?' diye sormuşlar.
'Ahmaklardan kaçıyorum' demiş İsa, 'Çünkü onlarla baş edemem." 



Zülfü Livaneli-Son Ada

3 yorum:

bence daha güzel anlatılamazdıı!
 
Mia;
Güzel düşüncelerin için teşekkürler tatlım :)
 
güzel bir kitaba benziyor. okumalıyım:)
 

Yorum Gönder