Hypatia'nın Araştırmacı Ruhu

Araştırmacı bir insanın yazıları

16 Ocak 2012 Pazartesi

Kitaplardan İnciler (Aylaklığa Övgü)



"Geçimini yeteri kadar sağlamış bir kimse günlük işlerden herhangi birine el attığı zaman kendisine,böyle yapmakla başka birinin nafakasını elinden aldığı,dolayısıyla bunun kötülük olduğu söylenir.Eğer bu sav doğru olsaydı, nafakamızın bol bol sağlanması için, hepimizin sadece aylak olmamız yeterdi.Böyle laf edenlerin unuttukları şey, bir insanın genellikle kazandığını harcadığnı ve harcarken de başkalarına iş sağlamış olduğudur.Bir insan kazandığını harcadığı sürece , kazanırken başkalarının ağzından aldığı lokmaları en aşağı katıyla, kazandığını harcarken yine başkalarına veriyor demektir.Bu görüş açısından bakıldığında asıl kötü insan biriktiren insandır."

" Modern dünyada çalışmanın erdem olduğuna inanma yüzünden çok büyük zararlar doğmaktadır ve mutluluğa giden yol, refaha giden yol, çalışmanın örgütlü bir düzen içinde azaltılmasından geçer.
........Çalışma ahlakı, köle ahlakıdır; modern dünyada ise köleye ihtiyaç yoktur. "

"Tarihsel bakımdan konuşursak,görev kavramı,iktidar sahipleri tarafından başkalarına kendi çıkarlarından çok efendilerinin çıkarı için yaşamaları gerektiği düşüncesini aşılamakta bir araç olarak kullanılmıştır.Doğallıkla, iktidar sahipleri, kendi çıkarlarının , insanlığın daha geniş çaptaki çıkarlarıyla özdeş olduğuna kendi kendilerine inandırarak, bu olguyu yine kendi kendilerinden saklamaktadırlar."

"Ödünç alma, insanda adeta geleceğin şimdiki zamanı beslediği izlenimini uyandırıyordu.Ama kuşkusuz, gerçekte böyle bir şey mümkün değildi.İnsan yaşadığı anda var olmayan bir ekmeği yiyemez."

"Amerika'da erkekler çoğunlukla , halleri vakitleri yerindeyken bile uzun saatler çalışırlar; bu gibiler, işsizlik denen o gaddarca ceza dışında, işçilerin boş vakitleri olması fikrini öfkeyle karşılarlar.Gerçekten de bunlar boş vakti kendi oğullarına bile çok görürler.Ne gariptir ki, oğullarının çok çalışmasını isterlerken ve bu yüzden oğulları, uygarlık öğrenmelerine yetecek kadar bile boş vakit bulamazken,bu adamlar karılarıyla kızlarının hiç çalışmamasına aldırış etmezler."

" İnsanlığın makinelerin verimliliğinden yararlanabilmesini sağlayacak daha iyi bir iktisadi örgütlenme, daha çok boş zaman kalmasına yol açardı; boş zamanın çoğu ise, hatırı sayılır beyinsel çalışmaları ve merakı olanlar dışında, insanlara sıkıcı gelir. Boş zamanı bulunan bir toplumun mutlu olabilmesi için bu toplumun eğitilmiş, hem de teknik bilginin dolaysız yararı kadar, beyinsel zevk de gözönünde bulundurularak eğitilmiş bir toplum olması gerekir. "

"Çok çalışmanın erdem olduğu bir kere aşılanmış bulunduğuna göre, içinde boş vaktin çok,çalışmanın ise az olduğu bir cennet hedefine yetkililerin nasıl ulaşabileceklerini kestirmek zordur."

"Kuş uçmaz kervan geçmez uzak köşeler dışında köylü dansları ölmüştür, ama bu dansların işlenmesini , mükemmelleştirilmesini sağlayan güdüler insan doğasında hala var olmalıdır.Şehir insanlarının zevkleri nitelik bakımından çoğunlukla edilgen hale gelmiş bulunuyor:Sinema seyretmek,futbol maçlarını izlemek,radyo dinlemek vb.Bunun nedeni de, şehirlilerin bütün enerjilerini çalışmada tüketmeleridir; eğer daha çok boş vakitleri olsaydı, şehirliler yine eskiden olduğu gibi, bizzat kendilerinin etkin rol oynadıkları eğlencelerin tadını çıkarırdı."

"En aşağı tasarılarımız ve yoksulluğumuz kadar,çirkinlikte, bizim özel girişim karına köle olmak için ödediğimiz fiyatın bir bölümüdür."

"Anaların gördüğü zarar da çok önemlidir. Ana, çocuk bakıcılığı eğitimi görmediği halde dadılık, aşçılık eğitimi görmediği halde aşçılık, hizmetçilik eğitimi görmediği halde hizmetçilik eder; bütün bu görevleri bir başına yüklenir; yüklendiği görevlerin hepsini de ister istemez kötü bir biçimde yerine getirir; her zaman yorgundur ve çocukları onun için bir mutluluk kaynağı olacaklarına, birer baş belasıdırlar; koca işten döndüğü zaman boş vakte sahiptir; ama kadının hiç boş vakti yoktur; böylece, sonunda kadın adeta kaçınılmaz bir biçimde sinirli, dar kafalı, yüreğinde kıskançlık taşıyan bir insan haline gelir. "

"Neyin toplumun yararına olduğu,neyin olmadığını belirleyen şey,toplumun yararına olup olmadığı düşünülen nesnenin topluma maliyetidir, halbuki sistemimizde, neyin fiilen yer alacağını, ya da almayacağını belirleyen şey,yer alıp almaması düşünülen şeyin tek başına fabrikatöre maliyetidir."

"Servet isteği birçok durumlarda güvenlik isteğinden doğmaktadır."

" Eğer iş adamlarının zenginleşme arzuları başkalarını yoksullaştırma arzularından daha güçlü olsaydı, dünya çarçabuk bir cennete dönerdi. "

" Ufak bir azınlığın çoğunluk üzerinde iktidar sahibi olduğu her yerde, çoğunluğa egemen birtakım kör inançlar vardır ve bu inançlar iktidar sahibi azınlığa yardımcıdır. "

" .....Kanımca Amerikalı kültürlü hanımlar her yıl bir düzine kitap satın almaktadırlar ve her yerde aynı düzine satılmaktadır. Bir yazar için doğrusu hoşa gidecek bir durumdur bu; yeter ki, kitabı o düzinenin içinde bulunsun. Ne var ki, bu durum hiç kuşkusuz Avrupa ile Amerika arasındaki bir farkı ortaya koymaktadır. Avrupa'da çok satışlı birkaç kitap yerine, az satışlı pek çok kitap vardır. "

"İnsanlar eğer birbirlerine karşı duydukları kin dolayısıyla öfkelerine kapılıp da böceklerin ve mikroorganizmaların yardımına başvurmaya kalkışırsa -ki, büyük bir savaş daha çıkarsa böyle yapacakları muhakkaktır- o savaşın biricik galibi olarak ayakta sadece böceklerin kalması hiç de olanak dışı değildir. "

"Herhangi ciddi bir eğitim kuramı iki bölümden meydana gelmiş olmalıdır: Yaşayıştaki amaçların ne olduğuyla ilgili bir anlayış ve ansal değişim yasalarını inceleyen psikolojik dinamik bilimi. Yaşayıştaki amaçların ne olduğu konusunda birbirinden ayrılan iki insan, eğitim üzerinde asla birleşmez. "

"Mesleği çocuk eğitimi olan bir insan bu işi günde  en çok iki saat yapmalı,geri kalan saatlerini çocuklardan uzak geçirmelidir.Sürekli olarak çocuklarla beraber bulunmak, hele sıkı bir disiplinden kaçınıldığı zaman, son derece yorucu bir şeydir.Yorgunluk ise, sonunda sinirleri bozar ve bu sinir bozukluğu -sinirleri bozulan öğretmen kendini hangi kurama inanarak yetiştirmiş olursa olsun-eninde sonunda şu ya da bu biçimde bir yerden patlak verir."

" Bilimde son ilerlemelerin en acı yanı, bu ilerlemelerin her birinin bize sandığımızdan daha az şey bildiğimizi öğretmesidir. "

"Bilim, kosmos üzerindeki iddialarımızı azaltmakla birlikte, öte yandan da yeryüzündeki rahatımızı büyük çapta artırmaktadır.Teologların bilimden dehşet duymalarına rağmen,genellikle bilimin hoşgörü ile karşılanması işte bundandır."


Bertrand Russel-Aylaklığa Övgü

8 yorum:

...gerçekten bu cümleleri tek tek yazıyormusun ,,büyük sabır..:)kutlarım....ben 3 satır yazdıktan sonra sıkılıyorum, çok yavaşım ve internete yazı yazmakla harcanan zamanı okuyarak geçirmek daha cazip geliyor...ama biliyorum,çağ internet çağı, artık dolma kalemle kağıda yazma devri bitti , ben de son temsilcilerindenim sanırım...hiç kurgu bir öykü yazmayı denedin mi? varsa, okumak isterim.....en çok russelin bu cümlesini beğendim...... " Ufak bir azınlığın çoğunluk üzerinde iktidar sahibi olduğu her yerde, çoğunluğa egemen birtakım kör inançlar vardır ve bu inançlar iktidar sahibi azınlığa yardımcıdır. "
 
ENUZAKADA;
Bilgisayarda yazı yazmayı seviyorum...üniversite ödevlerinden sonra alışkanlık olarak kaldı :D Velilerime göndereceğim en basit bir yazıyı bile bilgisayarda yazarım...öykü kurguları zihnimde canlanıyor fakat hiç oturup yazmayı denemedim...birazda kurguyu nasıl ilerleteceğim korkusu var bende,daha çok kısa denemeler yazıyorum...beğendiğin cümle şimdiki zaman için ne kadar geçerli değil mi?
Dolma kalemle yazmak bence çok güzel bir şey...ilerde el yazmalarından güzel bir arşiv oluşturabilirsin :)
 
çok severim bunu da.
benzeri kitaplar da var.
aylak adam ve tembellik hakkı.
ama sen pek yapmıyon aylaklık ama.
:)
en iyi aşıklar aylaklar arasından çıkarmış.
:)
 
Deeptone;
Tembellik hakkı kaldı okumadığım o da listemdeki kitaplardan biri zaten :) Tatil geliyor...Memleketime gidip orada aylaklık yapacağım :) Kimbilir belkide doğrudur...en iyi aşıklar aylaklardır :)
 
aylaklığa övgü :)
" Bilimde son ilerlemelerin en acı yanı, bu ilerlemelerin her birinin bize sandığımızdan daha az şey bildiğimizi öğretmesidir. "
bayıldım bu cümleye. :)
 
Simgee;
Geç cevabım için özür dilerim...değer verip okuduğun için teşekkürler :)
 
farkındayım giremiyosun. iyi tatiller bol gez işte. :)
 
yeryüzündeki bütün yetişkin insanların günde 2 saat çalışmasıyla üretimde hiçbir aksama olmazmış, ne var ki birilerinin canı çıkıyor.
merhaba hypatia sana ve russell'a biraz katkıda bulunayım dedim. :)
 

Yorum Gönder